Sidoma
Mükemmellik Yolculuğundaki Rehberiniz
Türk Halkının sempati duyduğu, ama katılım bankacılığı paydaşlarının fark yaratamaması sebebi ile, işlemlerini taşımadığı İslami Finans Sektörü, Türkiye’de büyümeden İslam Dünyasına nasıl etki edebilir?
Sorunun cevabı aslında kendi içinde mevcut. Yani Katılım Bankacılığı, bankacılıktan kurtulup sade Katılım olduğunda, vatandaşın isteklerine bankacılık çözümleri yerine günümüz İslami çözümleriyle cevap verdiğinde, İslami katılım yöntemine de akım başlayacaktır.
Bu noktada İslami kesim için “öze dönüş”, günümüz bakışıyla ise “inovasyon” kavramları devreye giriyor. Örneğin İslami bir kavram olan ama günümüzde kullanılmayan “Karz-ı hasen (Güzel ödünç)”, günümüz katılım bankacılığına inovatif bir ürün olarak sunulamaz mı?
Vatandaşın beklediği, hep kafalardaki soru, kredi kartı ödemesini geciktirdiğimde, katılım bankası ne yapar? Bu sorunun cevabını öze dönüşle veya inovatif ürünlerle çözemezseniz o zaman normal bir bankadan farkınız olmaz.
Peki katılım bankacılığı paydaşları ne yapmalı?
Kalite kavramının önemli bir başlığı olan “yeni ürün ve hizmet süreci”, katılım bankacılıği tarafında sadece risk odaklı olarak değerlendirilmektedir. Yeni ürün ve hizmetin katılım bankasına getireceği veya götüreceği riskler tespit edilmeye çalışılmaktadır.
Oysa faizli sistem içindeki “mutsuz” vatandaşın, öze dönüş ve inovatif islami ürün ve hizmetler ile kazanılması konusunda pek bir atılım görülmüyor.
Yeni ürün ve hizmet süreci, sektördeki payını büyütmeyi hedefleyen her banka için en önemli başarı faktörüdür. Yeniliği, teknolojiyi, en iyi uygulamaları takip edip, bunların bir adım ötesine geçtiğinizde, artık müşterinizin beklemediği fırsatları veriyor veya ihtiyacı olan hizmetleri “oh be” dedirtecek şekilde karşılayabiliyorsunuz.
Bu kapsamda katılım bankaları için genel anlamda süreç geliştirme departmanları ve bu departmanların içinden yükselmiş Ürün yönetim birimlerine ihtiyaç duyulmaktadır.
Ürün yönetim birimleri, piyasadaki mevcut ürünleri bir taraftan katılım bankacılığına adapte ederken diğer taraftan da öze dönüş olarak vasıflarını yitirmiş hizmetleri katılım bankacılığına kazandırmaya çalışmalıdır.
Tabii bu çalışmaların dışında mutlaka müşteri ihtiyaç analizleri ile, vatandaşın gerçek bir finans kurumundan istediği şeylerin tespit edilmesi, radikal hizmetler ile de bu ihtiyaçların giderilmesi sağlanmalıdır.
Örneğin faiz konusuna en hassas olması gereken Katılım Bankalarının, gecikme cezalarını tahsil ederken, faizli bir bankanın artık gecikme faizi almayacağını açıklayarak, bu yeni bakış açısı vatandaşı nasıl etkileyeceğini bir düşünün.
Söylemleriniz ve uygulamalarınızın bir olduğu noktada, bir de üstüne ihtiyaç analizleri ile net tespit edilmiş konulara, vatandaşın beklediği şekilde çözüm ürettiğiniz takdirde artık yolunuz açık demektir.
Sözün özü, Katılım Bankacılığı, ürün ve hizmetler konusunda gelişmiş modeller ve süreçler ile çalışmalıdır. Bu sektörde artık büyümeliyiz deniyorsa modern yöntemler ile ürün hizmet süreçleri oluşturulmalı, yönetilmelidir. Burada asıl amaç katılım bankacılığının büyümesi olarak görülse de bu başarıyı sağlayabilmek için müşteriyi kalben ve madden rahatlatacak yöntemlerin oluşturulması gerektiği atlanmaması gereken konudur.
Hakan Özel
Katılım Bankacılığının Yükselişi, Bambaşka Ürün ve Hizmet Sunumu ile Olacak
